Hürriyet gazetesi muharriri Abdulkadir Selvi, HDP’ye kapatma davası açılmasına ait olarak, “Her kapatma ile oylarının yükseleceğini hesap eden HDP çizgisi, yalnızca Anayasa değişikliğine dayanak vermedi. PKK ile münasebetleri konusunda da bir özeleştiri yapmadılar. Bir tahlil geliştirmediler. Kapatılmak için gereken neyse yaptılar.” yorumunu yaptı.
Selvi, “HDP hakkında açılan kapatma davasıyla parti kapatma konusu yine gündemimize girdi. Ülkemizin ıslahatlarla, özgürlüklerle anılması gerekirken parti kapatmalar üzerinden tartışılmaktan ötürü memnun değilim. Lakin bu süreçte HDP çizgisindeki partilerin de vebali büyük. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği ile parti kapatmayı Meclis’in müsaadesine bağlayan düzenlemeye dayanak vermediler. O günün şahitleri ile konuştum. Meclis zabıtlarını çıkardım. Kısaca hatırlatmak istedim.” sözünü kullandı.
Selvi yazısında şunları kaydetti:
“Partilerin kapatılmasını düzenleyen Anayasa’nın 69. unsuru şöyle düzenleniyordu. ‘Siyasi partiler hakkında kapatma davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın talebi üzerine, TBMM’de kümesi bulunan her siyasi partinin 5’er üye ile temsil edildiği ve Meclis Başkanı’nın başkanlığında oluşturulacak kurulun üye tam sayısının üçte 2 çoğunluğu ve zımnî oyla vereceği müsaade üzerine açılacak dava sonucunda Anayasa Mahkemesi’nce kesin olarak karara bağlanacak.’
Anayasa değişikliği birinci oylamada 337 oyla kabul edilmişti fakat kulislerde ikinci tıpta AK Parti’den 20 milletvekilinin ret oyu vereceği konuşuluyordu.
AK Parti’nin 337 milletvekili vardı. Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin oy kullanamadığı için bu sayı 336’ya düşüyordu. Yani bıçak sırtı bir durum kelam konusuydu. Tehlikeyi ciddiye alan AK Parti üç ayaklı bir strateji geliştirdi.
1- Ret oyu kullanması mümkün isimler, yakın markaja alındı.
2- Bağımsız iki milletvekilinin takviyesinin sağlanması için harekete geçildi.
3- Bağımsız milletvekili Mücahit Pehlivan ve Seyit Eyyüpoğlu ile temas kuruldu.
O periyot HDP yoktu. Barış ve Demokrasi Partisi, Meclis’te 20 milletvekili ile temsil ediliyordu. Selahattin Demirtaş çok iyi hatırlayacaktır. BDP ile diyalog kurulup dayanakları istendi. İkinci çeşit oylamaya DBP’den 5 milletvekili girdi. Muş milletvekili Sırrı Sakık ve arkadaşları husus üzerinde değişiklik önergesi verdi. Kabul edilmedi. AK Parti’den Cahit Bağcı, Azize Sibel Gönül ve İsmail Bilen’in teklifleri de reddedildi. Unsurun oylamasına geçildi. İki bağımsız milletvekili evet oyu kullanmasına karşın husus 227 oy aldı. 330’un altında kaldığı için düştü. AK Parti’den 8 milletvekili fire vermişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan oy vermeyen milletvekilleri için “Bize ihanet ettiler” diyecekti. Ufuk Uras’ın takviyesiyle 20 milletvekiline ulaşıp Meclis’te küme kuran Barış ve Demokrasi Partisi, ikinci çeşit oylamaya 5 milletvekilini soktu. Lakin 20 milletvekili olmasına karşın, ikinci tıp oylamaya 5 milletvekili girmesine karşın BDP’liler oy vermeyince parti kapatmayı Meclis’in müsaadesine bağlayan unsur düştü. O nedenle HDP çizgisinin de vebali büyük dedim.
Her kapatma ile oylarının yükseleceğini hesap eden HDP çizgisi, yalnızca Anayasa değişikliğine takviye vermedi. PKK ile münasebetleri konusunda da bir özeleştiri yapmadılar. Bir tahlil geliştirmediler. Kapatılmak için gereken neyse yaptılar. Ancak olan yalnızca onlara olmuyor. Ülkemiz ziyan görüyor. Türkiye’nin parti kapatmayla anılması sevinilecek bir durum değil.”
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, HDP’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi’nde dava açtı!
TIKLAYIN | HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliği düşürüldü
HDP’li Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesine reaksiyon yağdı
Milletvekilliği düşürülen HDP’li Gergerlioğlu: Bu anayasayı çiğneyen siyasi bir karar
TIKLAYIN | 13 yıl sonra birinci kapatma davası: HDP kendini feshedebilirse dava düşebilir
HDP: AKP, MHP’ye kongre ikramı vermiş, savcılar siyasi talimatla hareket etmiştir
T24
