Eğitim-Sen Merkez Yürütme Şurası, cumartesi günü gerçekleştirilen LGS’de İzmir Torbalı’da bir mektepte 2’nci oturum kitapçıklarının 1’nci oturumda, aradan sonra da 1’nci oturum kitapçıklarının 2’nci oturumda dağıtıldığı savını gündeme taşıdı.
Eğitim-Sen Merkez Yürütme Heyeti (MYK), Lise Geçiş Sınavı’na (LGS) ait gelen malumatları derleyerek bir açıklama yaptı. Açıklamada, İzmir Torbalı’da bulunan bir mektepte 2’nci oturum kitapçıklarının 1’nci oturumda, aradan sonra da 1’nci oturum kitapçıklarının 2’nci oturumda dağıtıldığı tarafındaki teze mahal verildi. Kendilerine ulaşan malumatları derleyen Eğitim Sen, açıklamada şu tabirlere konum verdi:
Eğitim Sen MYK’si tarafından yapılan açıklamanın tamamı şu halde:
“Hafızalardan silinmeyecek görüntüler”
2020 yılı LGS, artta pek çok tartışmayı ve hafızalardan silinmeyecek imajları bırakarak tamamlandı. LGS bir gün içinde uygulanabiliyor ama sonuçları talebelerin tüm yaşantılarını etkiliyor. O nedenle günlerdir MEB’i ve siyasi iktidarı pek çok mevzuda uyarıyor, ısrarla mülahazalarımızı, tenkitlerimizi ve tekliflerimizi tabir etmeye çalışıyoruz.
Siyasi iktidarın ve kabinenin bu imtihandan sorumlu bakanlığı olarak MEB’in bu süreci yürütürken en kıymetli eksikliği iş birliğine örtük olması ve tabir edilen tasavvur, teklif ve muahezeleri dikkate almaması olmuştur. Eğitim Sen, salgının başladığı birinci günden bu yana sürecin, sendikalar başta olmak üzere, tüm toplumsal kesitlerle birlikte yürütülmesi teklifinde bulunmuş lakin MEB anlaşılmaz bir biçimde bu teklife olumlu karşılık vermemiştir. Bu nedenle de yaşanan pek çok sorunun öngörülemediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar Ulusal Eğitim Bakanı, LGS’nin huzur ve itimat içinde tamamlandığına dair açıklamalar yapsa da, meydanda yaşanan gerçekliğin farklı olduğunu söz etmek durumundayız. Sendikamıza ulaşan haberler ışığında yapılan değerlendirilmelerin sonucu şu formdadır:
“Ciddi problemler yaşandı”
Alınan tedbirlerin yalnızca mektep içi ile hudutlu olması önemli meselelere neden olmuştur. Ailelerin talebelerle birlikte mektebe gelmesi mektep önlerinde kalabalıkların oluşmasına ve fizikî aralığın kaybolmasına neden olmuştur. Umuyoruz ki yaşananlar nedeniyle bir sıhhat sorunu oluşmaz. LGS’de yaşanan problemlerin YKS için kesinlikle göz önüne alınması ve tedbirlerin yine kıymetlendirilmesi gerekmektedir.
Mekteplilerin kendi mekteplerinde teste girmesi kararı kimi açılardan olumlu olsa da, oturum aralarında fiziki aralığın kaybolmasına neden olmuştur. Sendikamıza ulaşan haberler oturum aralarında denetimin sağlanmasında güçlük yaşandığına dairdir.
Imtihanlarda kullanılan bina ve salon sayısının artırılmasına karşın, talebelerin kendi mekteplerinde imtihana girmesinden ötürü, kent merkezlerinde imtihan salonlarında 20 mekteplinin bulunduğu gözlenmiştir. 20 mekteplinin bulunduğu bir derslikte fiziki ara sağlamak mümkün değildir.
Hastanelerde tedavi gören mekteplilerin ambulanslarla mekteplere getirilerek teste alınması kabul edilebilir bir pratik değildir. Talebelerin eğitim ve sıhhat hakkı açısından bu durumu eleştiriyoruz.
Imtihan evrakı için kullanılan zarfların sağlıklı ve sağlam olmadığı bildirilmiştir.
Yapılan değerlendirmelerle birlikte Umumi Merkezimize ulaşan kimi hususları da MEB’in acilen yanıtlaması isteğiyle kamuoyunun haberine sunuyoruz:
Manisa’Dan da bir argüman
Manisa’da, imtihandan 3 gün evvel Covid-19 tanısı konulan bir mekteplinin başka talebelerle tıpkı salonda teste alındığı ve durumun fark edilmesinden sonra imtihan salonunun değiştirildiği sav edilmektedir. Eğitim Sen Manisa Büromuz bahisle ilgili kamuoyunu bilgilendirmiştir.
Hatay’ın Altınözü kazasında muvakkat himaye altında bulunan mülteci ve göçmen talebelere, sorumlu olmadıkları ve ders olarak almadıkları, T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük imtihanı uygulandığı sav edilmektedir. Argümanın doğruluğu durumunda göçmen ve mülteci evlatların eğitim hakkı ile ilgili önemli bir ihlal oluşmuş olacaktır.
T24
