Eski Turizm Bakanı Bahattin Yücel, “İthal ‘viski’ satışları, yerli üretim rakı üzerine çok yüklenen vergi siyaseti nedeniyle son 8 yıllık süreçte 10 kat arttı” değerlendirmesini yaptı.

Hürriyet gazetesi müellifi Yalçın Bayer, Yücel’in, Turizm Gazetesi’ndeki 29 Aralık 2020 tarihli “Alkol deyip geçmeyelim” yazısını köşesine taşıdı. 

“İslami hassaslık üzerinden sürdürülen ideolojik yaklaşım, 2.5 milyar lira fiyatında vergi kaybına da neden oluyor”

Yücel, “Son yıllarda kamuoyunda tartışılmayan, daha doğrusu iktidar dışındaki siyasal partilerin tabu üzere kıymetlendirerek, gündemlerine almadıkları bir sorun yaşanıyor. Kaçak içki olayı niçin tartışılmıyor. 2008-2020 yılları ortasındaki 12 yılda alkollü içeceklerde vergiler arttırılarak uygulanan, yasakçı yaklaşım ve muhalefet partilerinin bu mevzuda tutum almayışları, yalnız ölümlerinin nedeni değil. Diğer boyutları da var. İslami hassaslık üzerinden sürdürülen ideolojik yaklaşım, 2.5 milyar lira meblağında vergi kaybına da neden oluyor. Ayrıyeten yerli üreticileri zorlayan çok vergi yükü, yabancı eserlerin ithalatında artışlara ve giderek pazarı yabancı üreticilerin ellerine geçirmelerine uygun ortamı hazırlıyor.” görüşünü savundu. 

“İthalat artarken kayıt içi rakı üretimi değerli ölçüde düşüyor”

Yücel,  “Öncelikle ithalatın tırmanışı açısından bakıldığında, sayılar çok çarpıcı görünüyor. İthalat artarken kayıt içi rakı üretimi değerli ölçüde düşüyor. 2008’de 45 milyon litreden, 2019’de 27 milyon litreye inerek, neredeyse yarı yarıya azalıyor.  İthalat 2008-2019’da 3.5 milyon litreden 9.5 milyon litreye çıkarak, yüzde 300 arttı. Türkiye’de üretimi olmayan viski ithalatı, 2008 yılında 1.6 milyon litreden, 2019 yılında 10 milyon litreye çıkarak yaklaşık 6 kat arttı. İthal votka 2008’de 1.5 milyon litreden, 2019 yılında 3 milyon litreye çıkarak, 2 kat artıyor. Bu durumda vergi kayıpları yanında, bağcılık ve anason üretimi de düşmekte, yıllarca bu alanda ekim yapılan kırsal kısmın gelirleri de azalıyor. Bilhassa ithal edilen etil alkolün 3 kat artması, merdiven altı üretimde anason esansından yararlanılması üzere etkenler, ulusal iktisada ziyan veriyor. Bu tablodan ortaya çıkan vergi kaybı yılda 2.5 milyar TL‘ye ulaşmaktadır.” yorumunu yaptı. 

Yücel, “İdeolojik temelli yaklaşım, daima referans alınan 2. Abdülhamid’in hususa yaklaşımından daha baskıcı ve yasakçıdır. Geçmişten örnekler vermek gerekirse, 1900’lerin başlarında Türkiye’nin Batı bölgelerinde, bilhassa Trakya’da üretilen şaraplar, Selanik, İstanbul ve İzmir Limanlarından, daha sonra Tekirdağ limanından başta Fransa olmak üzere Avrupa’ya gönderilmekte, yıllık ihraç edilen şarap ölçüsü 300 milyon litreyi aşmaktadır. Günümüzde ortadan geçen 120 yıllık müddette şarap üretimi -aynı bölgeler dahil- bütün Türkiye’de 65-70 milyon litrenin üzerine çıkamamaktadır. Türkiye’de üretilmeyen ithal ‘viski’ satışları, yerli üretim rakı üzerine çok yüklenen vergi siyaseti nedeniyle son 8 yıllık süreçte 10 kat artmıştır. Sonuçta alkol diyerek geçmemeliyiz.” sözünü kullandı. 

T24