Koronavirüs önlemleri kapsamında alınan yeni tedbirleri açıklayan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan, “29 Nisan 2021 perşembe akşamı 19.00’dan başlayıp, 17 Mayıs pazartesi 05.00’e kadar sürecek halde tam kapanmaya geçiyoruz” sözlerini kullandı. Salgın nedeniyle alınan 17 günlük kapanma kararını pahalandıran tabipler, “Ekonomik ve toplumsal dayanak olmadan tam kapanmadan bahsetmek mümkün değil. Bu bir nevi sokağa çıkma yasağı üzere… Bilimsel olarak pandemi ile çabada gerekli adımlar atılmıyor. Pandemi ile gayrette ‘mış’ üzere yapılıyor.”, “Tam kapanma yapılınca şayet gerekli toplumsal ve ekonomik takviyeler sağlanmazsa toplumun alt-orta kısımlarına çok büyük ziyan gelir.”, “Çalışmaya çıkmak zorunda olan bölümlerin hiçbir halde korunmadığı ve gözetilmediği, zorunlu haller yüzünden çalışamayan kesitlerin gözetilmediğini görüyoruz.” dediler.

Cumhuriyet’ten Sibel Bahçetepe’nin haberine nazaran hekilerin değerlendirmeleri şöyle:

Prof. Dr. Sinan Adıyaman: ‘Mış’ üzere çaba

“Ekonomik ve toplumsal dayanak olmadan tam kapanmadan bahsetmek mümkün değil. Bu bir nevi sokağa çıkma yasağı üzere… TTB’nin de başından beri söylediği tam kapanmadan kastedilen toplumsal ve ekonomik olarak desteklenen acil muhtaçlıklar dışında bütün işyerlerinin kapatıldığı bir kapanma. 17’sinden sonra süratli açılma da olursa bu yeni pik ile tekrar karşımıza çıkacağı kesin. Bilimsel olarak pandemi ile çabada gerekli adımlar atılmıyor. Pandemi ile çabada “mış” üzere yapılıyor.”

Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol: Tedbirler yetmeyecek

“Cumhurbaşkanı’nın hedeflediği 5 binli sayılardan çok uzağız. Onun için çok yaşamsal bir kısıtlama gerekiyordu. Bu kadar büyük bir salgın yükünde olmasaydık, 4 hafta evvel kapatma yapmış olsaydık daha tesirli olurdu fakat bu evrede yetmeyecek. Çalışmaya çıkmak zorunda olan bölümlerin hiçbir formda korunmadığı ve gözetilmediği, zorunlu haller yüzünden çalışamayan kesitlerin gözetilmediğini görüyoruz. Kapanma hiç yoktan iyidir olağan bir ölçü tesiri olacaktır, bu tesir bizi 5 bin hududuna getirir mi? 6-12 hafta kadar sürer. Çok daha tesirli ve ülkü kapanma çerçevesi çizilmeliydi.”

Prof. Dr. Kayıhan Pala: Kısa müddette tesir sıkıntı

“Tam bir kapanma olmadığı anlaşılıyor ve 43 unsurda istisnalar sıralanmış. Örneğin fabrikalar, inşaatlar çalışıyor. Olay sayılarında birinci haftadan itibaren azalma gözlenebilir. Bu ortada aşılamayı hızlandıracak ve varyantların durumunu saptayacak bir uygulamaya gereksinim var. Vücut ve ruh sıhhatimiz için bu müddet içinde meskenin yakınlarında dışarı çıkıp yürümek, hava almak değerli. Zira virüs asıl olarak kapalı ortamlardan bulaşıyor, açık ortamlardan değil.”

Prof. Dr. Nilay Etiler: Bilimse olmalıydı

“Kapanmalar ve açılmalar bilimsel temele dayalı olmalı. Açılma süreçleri de 1 Mart’ta ya da geçen yıl 1 Haziran’da olduğu üzere ansızın her yeri açma formunda olmamalı. Biz toplumun muhtaçlıklarını karşılayacak faaliyetlerin sürdürülmesini, onun dışında bütün faaliyetlerin durdurulmasını öneriyoruz. Tam kapanma yapılınca şayet gerekli toplumsal ve ekonomik takviyeler sağlanmazsa toplumun alt-orta bölümlerine çok büyük ziyan gelir.”

Prof. Dr. Elif Dağlı: Kapanma denilemez

“Buna kapanma demek mümkün değildir. Ayrıyeten yeniden kısıtlamalar ramazana nazaran saat değiştirmektedir. Bu kararın bilimsel olarak temeli yoktur. Kapatılmayan hizmet bölümlerindeki çalışanların esasen hastalık riski yüksektir. Onlar için süratlice aşı bulunmalıdır. Kapatılan dallarda çalışanların ise maddi takviyesiz bırakılması, toplumsal devlet anlayışı ile uyuşmaz. Ömürlerini onurlu bir formda sürdürmelerini sağlayan takviye sağlanmalıdır. Kararlar ekonomik ve turistik nedenlerle değil, insanların canı düşünerek alınmalıdır.”

T24