Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, emekli amirallerin imzasıyla yayımlanan ve soruşturma başlatılan ‘Montrö bildirisi’yle ilgili olarak, bildiriyi hazırladığı tez edilen emekli amiral Ergun Mengi’nin, birinci olarak “sarıklı amiralle” ilgili haberler üzerine bir bildiri fikrinin oluştuğunu ve ‘Büyüklerimizden emekli bir amiralin, ‘Bu mevzuda rahatsızlığımızı giderici bir açıklama yapmalıyız’ dediğini aktardı. 

Selvi, “Mengi devam ediyor. ‘Aradan geçen iki-üç günden sonra bir emekli amiral ‘WhatsApp’tan ne vakit açıklamada bulunacağız, Boğaziçi öğretim üyeleri kadar olamadık, hâlâ bir açıklama bekliyorum’ dedi. Tekrar iki-üç gün sonra bir emekli amiral açıklama yapılması gerektiğini, aksi takdirde tarihin bizi emekli amiraller değil ödlekler olarak anacağını belirtti’ diyor. Ergun Mengi, emekli büyükelçilerin Montrö’yle ilgili bildirilerini görünce kendilerinin de bu türlü bir duyuru yapabileceklerini konuşup, hazırlıklara başladıklarını söz ediyor. Sarıklı amiralle başlayıp, Montrö’yle devam eden bu süreç bir gece yarısı, “Yüce Türk milleti!” hitabıyla başlayıp, “Aksi halde” diye devam eden, darbe çağrışımı yapan bir bildiriye neden oldu” tabirini kullandı. 

Selvi, şöyle devam etti:

“Emekli amirallerin sorgusu farklı bilgilere ulaşmamızı sağladı. Emekli amiral Semih Çetin’in ‘Bu bir darbe metnidir’ diye üzerlerinde durdukları birkaç konu var, onlar da son iki saat içerisinde metne dahil edilmiş” dediği noktalardan biri de, “Yüce Türk milleti” hitabıydı. Semih Çetin, kendisine gönderilen metinde, “Yüce Türk milleti” sözünün yer almadığını, sonradan eklendiğini söylemişti. Bildiriye “Yüce Türk milleti” tabirini, emekli tuğamiral İlker İnanç’in eklediği ortaya çıktı.

Artık başa döneceğim. Bildiriyi kaleme alan Ergun Mengi, açıklama yapılmasını birinci olarak öneren, “büyüklerimizden bir emekli amiral” dediği kişinin ismini de veriyor. Emekli büyükelçilerin bildirisinden sonra “Işık Biren’i aradım, bu türlü bir duyuruyu hazırlayayım mı, diye sordum. Bana, ‘yapabilirsin’ dedi” diyor.