İzmir Barosu, 17 günlük tam kapanma süreci kapsamında içki satışının yasaklanması kararını Anayasaya ters olduğu gerekçesiyle yargıya taşıdıklarını açıkladı. Çanakkale’de inhisar dükkanı işletmecisi  Deniz Öztürk de yasağı yargıya taşıdı.

İzmir Barosu’ndan yapılan açıklamada, “ülkemiz bugünlerde alışılmamış sistemlerin, alışılmamış kararların ülkesi olmayı sürdürüyor. Tweetlerle sokağa çıkma yasaklarının ilan edilip kaldırıldığı, kararda yer almayan yasakların İçişleri Bakanının iki dudağı ortasından televizyon ekranlarından dökülüverdiği, hukuk ve kanun güvenliğinin yok sayıldığı, hiçbir yurttaşın yasalar karşısındaki durumunu belirleyemediği bir ülkeyiz artık biz. Anayasa mı? Bırakın kalsın tozlu raflarda. Kanunlar mı? Uygulanmasalar da olur. Yetkisiz kararlar mı? Boş verin canım, vardır bir bildikleri diye diye geldiğimiz nokta bu” denildi. 

ANKA Haber Ajansı’nda yer alan habere nazaran, baronun açıklamsında yasağın Anayasa’ya alışılmamış olduğu vurgulandı. Açıklamada, “Desek ki; inhisar bayilerinin de sattığı her eserin satışı devam ederken, sırf alkol satışına yasak getirip de bunun pandemi çabası gerekçesiyle ambalajlanması, gerçek maksadın çaba olmadığını gözler önüne seriyor ; bilimle, akılla alay etmek manasını taşıyor.. Bir şey değişir mi bilemiyoruz. Neyse biz söylemeye devam edelim;  zira vereceğiniz karar çadır devleti mi yoksa hukuk ya da en azından kanun devleti mi olduğumuzun göstergesi olacak..Şimdi kalem sizin elinizde ve sorumluluk sizde; ya bu akıl almaz kararı alanlara hiç sormadan, mühlet vermeden, karşılık istemeden kelam konusu kararın yürütülmesini durdurup kararı iptal ederek en azından kanun devleti olduğumuzu teslim edin ya da yaşayacağımız karanlık günlerin inşasında bir tuğlalık da olsa sorumluluğunuz olacağını unutmayın” denildi.

Yasağı yargıya taşıyan esnaf: çalışma ve teşsbbüs hürriyetine muhalif

Çanakkale’de  de inhisar dükkanı sahibi Deniz Öztürk, Vilayet Genel Hıfzıssıhha Kurulu’nun alkollü içki satışı yasağını yargıya taşıdı. Çanakkale Yönetim Mahkemesi Başkanlığı’na, yürütmenin durdurulması talebiyle dava dilekçesini sunan Öztürk, alkol satış yasağının bilimsel ve tıbbi desteği olmadığını belirterek, iptalini istedi. “İçki satış yasağı çalışma ve teşebbüs hürriyetine alışılmamıştır, iktisadi krizin tesirini yaşayan esnafı sıkıntı durumda bırakmıştır” diyen Öztürk, İçişleri Bakanlığı’nın genelgesinde alkol satışına ait karar bulunmadığına dikkat çekti. Öztürk, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada ise esnafın bu kadar sıkıntı durumda olmasının nedeninin AKP iktidarı olduğunu söyleyerek, “Hükümet halkı ve küçük esnafı kollayıcı tedbirler almak yerine sermayeyi ve kendi siyasi iktidarını müdafaaya çalışıyor. Esnafa açıklanan takviye paketleri ise ‘biz veririz, siz alamazsınız’ çeşidinde. Mağdur olan milyonlarca esnafın yaşadığı kayba su bile dökemez nitelikte” dedi. Öztürk, “pandemi bahanesiyle” inhisar büfelerinde alkol satışının yasaklanmasını “AKP’nin yeni şeriat uygulamaları” diye yorumlayarak, “Biz esnaflar 17 gün boyunca dükkanımızı kapattığımızda ne kiralarımız duruyor, ne su, ne doğalgaz faturamız duruyor. Ne yediğimiz ekmek, yemek azalıyor” diye konuştu.

Ankara Barosu: karar siyasi

İçki satışı yasağının iptali için Danıştay’a dava açan Ankara Barosu’ndan Toplumsal Dava ve Hukuk Araştırmaları Merkezi Lideri Doğan Erkan da yasağın münasebetinin olmadığını vurguladı. Erkan, “Market içerisindeki raflardan kola alabileceksiniz lakin alkollü eserler satılamayacak bu 17 gün boyunca. O halde neden kola satışı pandemiyle ilgili değil de alkol pandemiyle ilgili. Bunu açıklaması gerekir; vilayet hıfzıssıhha konseyi hakikaten kamu sıhhati ve bireylerin sıhhati gerekçesiyle bu kararı alıyorsa” dedi. Erkan, kararın “siyasi olduğunu” söyleyerek, “Dinen mekruh görülen inancın gereği idari süreç alınıyor. Laiklik prensibini bu türlü böyle aşındırma uğraşları bunlar” dedi.