Karar gazetesi muharriri Mehmet Ocaktan, “Tele-voleci hocalara karşı bilhassa ramazan akşamlarında caz dinlemenin daha makbul bir aksiyon olduğuna inanıyorum” düşünceni lisana getirdi.

Nihat Hatipoğlu’na yazısında göndermede bulunan Ocaktan, “Her yıl ramazan ayının gelişiyle birlikte ekranları tele-vole hocaların istila etmesinden daima tasaya kapılmışımdır. Halbuki ramazan diriliş ayıdır, bu ayın ruhuna uygun olarak mescitlerde, ekranlarda bir rahmet dini olan İslam’ın hepimizin dünyasını zenginleştirecek temel bedellerini anlatarak insanların hayatında yeni bir başlangıcın kapıları aralanabilir. Bilhassa de içinde yaşadığımız devrin kanayan bir yarası haline dönüşen adaletsizliklerin, yolsuzlukların ve yozlaşmanın nasıl bir ahlaki çürümeye yol açtığı Kur’an’dan örneklerle anlatılarak toplumsal bir uyanışa vesile kılınabilir. Lakin ne yazık ki ne Diyanet İşleri’nin bu türlü bir misyonu yüklenmeye, ne de ekranlarda hurafe bilgilerle ve menkıbelerle gösteri yapan hocaların bu türlü bir kaygısı yok Bu çerçevede ismini asla anmak istemediğim ramazan ekranlarının tanınan yıldızı bir hoca var ki her gece ekranlarda ağlamaklı sesiyle milyonlara hurafeler anlatıyor ve dünya malında asla gözünün olmadığını söyleyerek adeta bir sihirbazlık hüneriyle insanları ağlatıyor. İşte dünya malında gözü olmadığını söyleyen bu din şovmeni her gün bir gazetede yazı yazıyor, her gece iftar ve sahur gösterisi sunuyor, YÖK üyeliği misyonu var, bir üniversitenin rektörlüğünü yapıyor, bu da yetmiyor vekaleten fakülte dekanlıkları yapıyor. Yani dünya malında hiç gözü yok!.” tabirini kullandı. 

Ocaktan yazısında şunları kaydetti: 

“Kim nasıl anlar bilemem, benim ferdî kanaatim ramazanın mehabetine yakıştıramadığım tele-voleci hocalara karşı bilhassa ramazan akşamlarında caz dinlemenin (ayrıca rock da olabilir) daha makbul bir aksiyon olduğuna inanıyorum. Hatta dini bedelleri yozlaştıran din şovmenlerinin safsatalarını dinlemekse cazın efsane ismi John Coltrane’nin ilahi tadındaki müziğini dinlemek sevap bile olabilir”

T24