Orhan Erinç: Aydın Engin, 7,5 yıllık hapis cezasını Cumhuriyet'teki gammazların suratlarına çarparak gitti!

Eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Direktörü ve gazetenin sahibi pozisyonundaki Cumhuriyet Vakfı’nın bir evvelki İdare Heyeti Lideri 64 yıllık gazeteci Orhan Erinç, ömrünü yitiren Türkiye medyasının en kıdemli isimlerinden yazarımız Aydın Engin‘in akabinde yaptığı paylaşımda, “Aydın Engin, 7,5 yıllık mahpus cezasını Cumhuriyet’teki gammazların hızlarına çarparak gitti!” niyetini lisana getirdi.

Yaklaşık 50 yıl boyunca muhabirlik, yazı işleri müdürlüğü, müelliflik ve genel yayın direktörlüğü dahil Cumhuriyet gazetesinin her kademesinde çalışan ve “Ömrümün yarıdan ve hareketli ömrümün üçte ikiden fazlasını Cumhuriyet gazetesinde geçirdim” diyen 86 yaşındaki Orhan Erinç, Facebook’taki hesabından yaptığı paylaşımda, Engin’in uzun yıllar emek verdiği Cumhuriyet gazetesinin mevt haberine iç sayfada, küçük bir alanda yer vermesine ait olarak da, “Farkında olamadıkları Aydın’ı küçümseme niyetleri değil kendi boyutları olmalı.” eleştirisini yaptı.

Erinç şu sözleri kullandı:

“Aydın Engin’i sonsuzluğa uğurladık.Hastalığım mühletince tanıdığı tüm tabipleri seferber etmiş olmasına rağmen, benim hem hastayken hem de uğurlanışında olanı biteni seyretmekten öte bir ilgim olmadı.

Birbirimize karşılıklı “Efendi Abi” derdik.1960’lı yıllarda yaş değerliydi.24 yaşında istihbarat şefi olduğumda arkadaşlarımın en genci bendim .Bu nedenle

isimleriyle hitap edemediğim için başa bir ek getirirdim. Bu alışkanlık sürdü gitti.Ama Aydın Engin’e” Efendi Abi” tarifi çok yakışırdı.Aydın da bana birebir ifadeyi kullanırdı.

Sonsuzluğa giderken yedi yıl altı aylık mahpus cezasını doğal olarak götürmedi.Cumhuriyet Gazetesi’ndeki gammazların hızlarına çarparak gitti diye düşünüyorum.O yüzden olsa gerek gazetedeki haberi iç sayfada ve kısacık verilmiş.Ama farkında olamadıkları Aydın’ı küçümseme niyetleri değil kendi boyutları olmalı.

Kıymeti musalla taşından evvel bilinenlerdendi.Uzmanlıkları ortasında muzipliği de önde gelirdi.Yaşamının büyük kısmı bu türlü geçti.

Artık yazabilirim.

Cumhuriyet Davasında PKK; DHKP-C ve FETÖ/ PDY örgütlerine üye olmamakla birlikte yardım suçlamasıyla daima birlikte yargılanırken, devlet kendisine, terörist ataklarından korumak için müdafaa polisi vermişti.

Uğurlar olsun Efendi Abi.

Beceriksizliğim yüzünden Sayın Berrin Simavlıoğlu’nun, tabir verirkenki renkli çizimini bulamadım.Canan Coşkun’un “ Burası Adliye” kitabındaki siyah- beyaz baskısından yararandım.