HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, Şanlıurfa Viranşehir Cumhuriyet Savıcısı Eyüp Akbulut’un salgın önlemleri, maske mecburiliği ve aşı uygulamasında hukuksuzluklar olduğunu belirterek, re’sen soruşturma başlatmasına ait olarak, “Bilim Kurulu’na türel mütalaa veren hukukçularla konuştum. Viranşehir Savcısı’nın kelamlarının türel açıdan bir ehemmiyet arz etmediğini belirttiler” dedi. 

Sarıkaya, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sıhhati Uzmanı ve Bilim Heyeti üyesi Prof. Dr.Levent Akın’la salgın önlemlerini hukuk çerçevesinde ele aldıkları görüşmeyi aktardı.  

Sarıkaya, şu tabirleri kullandı:

“Bilim Kurulu’nun içinde sıhhat hukuku üzerinde önemli çalışmaları olan hukukçular da yer alıyormuş. Yasaklara yönelik kararlar alınmadan evvel onların incelenmesine sunuluyormuş. Onlar da temel sıhhat hizmetleri açısından hangilerinin kanunlara uygun olarak yapılabileceğini, hangilerinin yapılamaz olduğunu belirliyormuş.

‘Hukukçu arkadaşlarımızın getirdiğimiz birtakım kısıtlamaları kanuna uygun bulmayıp düzeltmemizi rica ettikleri durumlar da oldu’ deyip devam etti:

‘Yoksa bu kararları nasıl tavsiye edebiliriz? Tüzel olmayan bir kararın altına nasıl imza koyabiliriz?..’

Prof. Dr. Levent Akın bu noktada da kalmadı, devamını getirdi:

‘Bir kişi, diğer bir kişinin meskeninde mahkeme kararı olmadan arama yapamaz; bir durum hariç. O da Genel Hıfzıssıhha Kanunu’nun bizim de iyi bildiğimiz 67’nci unsurudur. Bize bir konuta girme ve bedenine dokunarak muayene etme hakkını verir. Buna karşı direnen (mümaneatı görülen) de cezalandırılır…’

Bilim Kurulu’na türel mütalaa veren hukukçularla da konuştum. Viranşehir Savcısı’nın kelamlarının tüzel açıdan bir değer arz etmediğini belirttiler.

Bu noktada da kalmayıp UHK’nun verdiği yetkileri anımsattı. Öncelikle İçişleri Bakanlığı’nın genelge ile cezaları belirlemediğinin altını çizdi. Bilim Kurulu’nun tavsiyesini Sıhhat Bakanlığı’nın karara bağlamasıyla sürecin başladığını, İçişleri Bakanlığı’nın bu kararları bir genelge ile valilere ilettiğine vurgu yaptı. UHK’nun 27 ve 28’inci unsurlarına atıf yaparak, vilayet ve kasabalarda bulunan pandemi meclislerinin, mahallin sıhhatini göz önünde bulundurarak hastalığın yayılmasını engelleme yetkisine sahip olduğunu belirttiler. Bunun için gerekli tedbir neyse belirleme hakkına da sahip olduğunun altını çizdiler. Diğer kanunlara da atıf yaptılar. Anlaşılan o ki, Bilim Kurulu’nda salgını durdurmak için tedbirler belirlenmekle kalmayıp, bunun türel altyapısının olup olmadığına da bakılıyor.”

T24