Hürriyet’in haberine nazaran Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan müracaatın tarihi 21 Ağustos 2020. Savcılık dilekçesinde imzası bulunan isim ise TÜGŞAV Şırnak’ın geçen yıl misyondan alınan şube lideri Müşerref Güngör. Savcılık soruşturma evrakına, dilekçenin yanı sıra, çok sayıda banka dekontu ile Güngör ve Yamaner ortasında geçen onlarca sayfadan oluşan WhatsApp yazışması da girdi.

“Parayı uçakla götüremezsin”

Belgeye giren yazışmalara nazaran Yamaner, Göngör’e, Şırnak, Batman, Muş ve Diyarbakır’da bir dizi kamu ihalelerine girdiklerini çok para kazandıklarını belirtiyor. Yazışmalara nazaran, Yamaner sık sık, Güngör’den ihale teminat bedeli ve çıkan ‘masraflar’ için para istedi. Güngör de, kimi vakit kendi cebinden kimi vakit etrafından aldığı borç paraları Yamaner’e banka yolu ile gönderdi. Güngör, toplamda 922 bin TL para gönderirken, Yamaner “Bu işten 5.5 milyon lira alacaksın. O parayı uçukla götüremezsin. Kendini sağlama al” diyor.

Evvel icra takibi sonra şikâyet

“Seni Şırnak’ın en zengini yapacağım”

Soruşturma belgesini giren yazışmalarda bir dizi enteresan tabir de yer aldı. Güngör’e yönelik “Seni Şırnak’ın en zengini yapacağım. Emin ol” diyen Yamaner, öteki bir iletisinde ise “Müşerref, bana Şırnak’ta belediye yeri bul. Bu parayı eritmem lazım” kelamlarını, desteler halindeki para fotoğrafları ile birlikte gönderiyor. Dilek Yamaner bir öbür bildirisinde ise, alacakları ihalenin diğer bir firmaya verilmesini engellediğini öne sürerek “Ölmek var bu yoldan geri adım atmak yok. Biz yiyeceğiz oburu değil. Diğerine yedirmem” diyor.

Yamaner: Müşerref ile iş yaptık

“Olaydan sonra ikisini de gönderdik”

TÜGŞAV Lideri Lokman Aylar ise, ikili ortasındaki ticaretten aylar sonra haberi olduğunu belirterek “Olaylar ortaya çıktıktan, ikisi alacak-verecek davalarına girdikten sonra haberim oldu. Müşerref Güngör, Şırnak vilayet liderimizdi resmi yazı ile vazifeden aldık. Hadisesi Müşerref’e sorduğumda bana, ihalelere girdiklerini para gönderdiğini vs. söyledi. Dilek Yamaner’in ise vakıfta resmi bir misyonu yoktu. Hadise ortaya çıktıktan sonra bir daha vakfa gelmemesini söyledik ve artık bizimle bağlantısı yok. Bu türlü bir şeyin olması hakikat değil. Dilek Hanım bir hata işlemişse cezasını çeker” diye konuştu.