Almanya’nın batı kısımlarında geçen Çarşamba gecesi tesirli olan şiddetli yağışlar sonucu hayatını kaybedenlerin sayısı 163’e yükseldi. Çok sayıda şahıstan hâlâ haber alınamaması nedeniyle meyyit sayısının daha da yükselmesinden tasa ediliyor.

Felaketten en ağır etkilenen Rheinland-Pfalz eyaletinde bugün 17 kişinin daha cesedinin bulunmasıyla meyyit sayısı 117’ye yükseldi. Yetkililer, telefon şebekelerinin birtakım bölgelerde hâlâ tam işlemediğine işaret ederek kaç kişinin kayıp olduğuyla ilgili belirsizlik olduğunu belirtiyor. Eyalet İçişleri Bakanı Roger Lewentz de Ahrweiler bölgesinde sular çekildikçe ve kilerlerden su pompalandıkça cesetlerle karşılaşıldığını, meyyit sayısının daha da artacağını belirtti. Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde de son datalara nazaran 46 kişi ömrünü yitirmiş bulunuyor.

Almanya’yı seçimlere iki ay kala vuran sel felaketi siyaseti de karıştırdı. Hükümete vatandaşların afete karşı gereğince erkenden uyarılmadığı tenkitleri geliyor.

FDP: Meteorologların ihtarları vatandaşa gereğince iletilmedi

Muhalefetteki Hür Demokrat Parti (FDP) Meclis Küme Başkanvekili Michael Theurer, afette büyük ihmallerin de rol oynadığı tenkidinde bulunarak “Meteorologların gerçek vakitte yapılmış ihtarları ne kurumlar ne de kamu yayıncılık kuruluşları tarafından vatandaşlara gereğince iletildi” dedi. Theurer, “Burada bir sistem fiyaskosu görünümü var ve bunun siyasi sorumluluğu direkt İçişleri Bakanı Horst Seehofer’dedir” diye konuştu. FDP Meclis Kümesi, Meclis İçişleri Kurulu’nu toplantıya çağırdı. Toplantıda Seehofer’den, Alman hükümetinin sel ihtarından ne vakit haberdar olduğu ve korunma için ne yaptığı konusunda bilgi vermesi istenecek.

Sol Parti Genel Lideri Susanne Hennig-Wellsow ise Seehofer’i “Alman hükümetinin afet karşısındaki fiyaskosunun sorumlusu” olarak istifaya çağırdı.

“EFAS’ın ikazları vatandaşa ulaşmadı”

İngiltere’deki Reading Üniversitesi’nden Su Bilimci Hannah Cloke Almanya’da sistemin fiyaskosuyla karşı karşıya olunduğunu belirterek sert tenkitlerde bulundu. Birinci sellerden dört gün evvel Avrupa Sel İkaz Sisteminin (EFAS) tehlikeye karşı çok net ihtarlar gönderdiğini belirten Cloke, “Bu ikazların vatandaşlara ulaşmadığı anlaşılıyor” dedi. İngiliz bilim bayanı, 2002 yılında Elbe ve Donau ırmaklarındaki su taşkınlarının yol açtığı felaket sonrasında kurulan EFAS’ın geliştirilmesinde rol almıştı.

İçişleri Bakanı: Ucuz seçim kampanyası söylemi

Hükümet ve afetlere karşı korunmadan sorumlu kurumlar ise tenkitleri geri çevirdi.

İçişleri Bakanı Horst Seehofer, şu an lisana getirilen birtakım tenkitlerin “son derece ucuz seçim kampanyası söylemi” niteliğinde olduğunu belirterek mevcut durumun geride bırakılması sonrasında afetlerden korunma sisteminin gözden geçirileceğini kaydetti.

Afetle çaba konusunda yetkili kişi olarak tenkitlerin amacındaki Seehofer, afet müdafaa sisteminin iyi işlediğine inandığını lakin “federal hükümet, eyaletler ve lokal idarelerin kriz idaresinden çıkarılacak dersler konusunda birlikte baş yorması gerektiğini” belirtti. İçişleri Bakanı, “Düzeltilebilecek hiçbir şey yokmuş üzere kibirli bir havaya bürünülmesi yanlış olur” dedi.

Hükümet: Bu tartışmalar için şimdi erken

İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada da, mevcut durumda cürmün kimde olduğu sorusuna yer olmadığı belirtilirken hükümet sözcü vekili Martina Fietz , şu an insanların kurtarılmasına çalışıldığını, bu tartışma için şimdi erken olduğunu kaydetti. Hükümet sözcüsü, bu hususta federal hükümet, eyalet hükümetleri ve lokal idarelerin yetkiyi paylaştığına dikkat çekti. Halk Müdafaa ve Afet Yardımları Federal Dairesi’nin (BBK) erken ikaz sisteminin son afette de işlediğini ve halkın korunmasına kıymetli katkı sağladığını belirten sözcü, ikaz sistemlerinin daima olarak geliştirilmesi gereken sistemler olduğunu da kelamlarına ekledi.

Ulaştırma Bakanlığı sözcüsü ise geçen hafta Alman Meteoroloji Hizmetleri kurumuna sel tehlikesiyle ilgili ihtarların ne vakit ulaştığı ile ilgili bilgiye şu evrede sahip olunmadığını kaydetti.

BBK: 150 ihtar gönderdik

BBK Lideri Armin Schuster ise ihtar sisteminin kâfi olmadığı tarafındaki tenkitleri geri çevirdi. Çarşamba ve Cumartesi günleri ortasında BBK sistemi üzerinden 150 ikaz gönderildiğini belirten Schuster, “Bizim problemimiz ikaz sistemi altyapısı değildi, kurumların ve vatandaşların bu ihtarlara ne ölçüde hassas yaklaştığıydı” dedi. Schuster, yerelde bu ihtarlara nasıl yaklaşıldığıyla ilgili bir nüfuz ya da yetkisinin bulunmadığını söyledi.

Yeşiller partisinin Başbakan adayı Annalena Baerbock da bölgeler üstü felaketlerde federal düzlemde daha güçlü bir uyum talep etti. Halk Muhafaza ve Afet Yardımları Federal Dairesi’nin (BBK) bu doğrultuda kıymetli bir kurum olduğunu belirten Baerbock, “Kurumun ihtarlara daha süratli reaksiyon verecek ve gerektiğinde Avrupa’dan da dahil olmak üzere profesyonel gereç ve işçi desteğini de koordine edebilecek biçimde daha güçlü bir uyum rolü üstlenmesi gerektiğini” söyledi.

T24